Köhnemiş Dünya, İnsanlık ve 1 Mayıs
@EmrahCilasun (30 Nisan 2017)
Emperyalist şovenizmin, milliyetçiliğin, her türden dini köktenciliğin şimdilik hüküm sürdüğü şu köhnemiş dünyada…
Erkek egemenliğinin milyonlarca kadını gün be gün aşağıladığı, horladığı, taciz ve tecavüz ettiği; hatta ve hatta öldürmeyi kendinde bir hak gördüğü şu köhnemiş dünyada…
Kapitalist rekabetin çivisini çıkarttığı, milyonlarca insanı açlığa, evini barkını terk etmeye mahkum kıldığı, yerküreyi harabeye çeviren kuraklığın kol gezdiği şu köhnemiş dünyada…
Tüketim ve asalaklıktan beslenen emperyalist ülkelerin ihtiyaçları uğruna, enerji hatları ve jeo stratejik çıkarlar için; aynı sömürü ve baskıya dayanan Batı normlarıyla İslam köktenciliğinin feodal hurafeleri için birbirlerini boğazlayan sekter savaşların kan ve göz yaşı deryasına dönüştürdüğü şu köhnemiş dünyada…
Milyonlarca insanın emperyalist talan ve ganimet boğazlaşmasından ötürü, iyi bir hayat sürdürebilmek için ölümü göze alarak geçmeye çalıştığı ama Akdeniz’i adeta bir ceset denizine dönüştürdüğü şu köhnemiş dünyada…
Yeniden ve yeniden hatırlamakta fayda var!
Ne diyor Eugène Pottier o meşhur dizelerinde?
“Bu kavga en sonuncu kavgadır artık
Enternasyonalle kurtulur İNSANLIK!”
Dikkat buyurun!
Dünyanın şu veya bu ülkesindeki bir ulustan, bir sınıfından ya da her hangi bir kimlikten bahsetmiyor, Pottier.
Kolombiyalılar, Aborjinler veya LGBT’ler demiyor. Bütün bir İNSANLIK’tan bahsediyor.
Bütün bir insanlığın bu köhnemiş dünyayı yıkıp, bambaşka, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünyayı kurması mümkündür.
Bu meşakkatli işin tüm potansiyeli, köhnemiş dünyanın bağrında yatmaktadır.
İnsanlığın, zorunluluğun önünde diz çökmeksizin, onu tanımlamak ve onu dönüştürmek için her zamankinden daha çok doğru bir bakış açısına, metoda, bilinç ve önderliğe ihtiyacı vardır.
Tüm bunlar tartışmalı mevzulardır ve bu mevzuların tartışılması, insan aklının bunlara kafayı yorması arzu edilmelidir ve mümkündür.
Ayda iki defa bu köşede, Marksist zaviyeden toplumsal tarihin kimi tecrübelerini öne çıkartıp, bugünü ve geleceği tartışacağım. Delta Haber editörlerine böylesi bir tartışmaya imkan sağladıkları için teşekkür ederim.
Bütün bir insanlığın kurtuluşunun simgesi olan 1 Mayıs’a şan olsun!